Hayata Dair Kırıntılar

Aşk neden tek hece? Seven, uyur mu ki gece? Kalbinde sızı, gözünde peçe, Yüreğinde vuslat, yüzünde neşe, Olur mu ki aşk, iki hece..?

Ne güzel şey değil mi, dualarda buluşmak? Birbirine değer veren insanların, karşılıklı dualarda buluşması kadar güzel bir şey olabilir mi ki.. Birine maddi yada manevi destek olamayız belki ama, ona dua ederek destek olabiliriz. Dua ederek mevladan onun iyiliğini, huzurunu isteyebiliriz. Onun için diyoruz ki. "Dualarda buluşalım."

Hayat aslında çokta garip değil.. Şaşırmamalı hiçbir şeye.. Bir şey yada birileri için çırpınırsın çırpınırsın o yinede hakkında yazılanı yaşamak için ölüme gider. Kuşlar bile bir amaç için yaşar iken. Amaçsız yaşayan bir insan olabilir mi ki? Onca haberlerde dinleriz, "yine facia, yine kaçak göçmenler boğuldu, şu kadar öldü" diye.. Biz biliriz bu yolculuğun ne kadar zor ve sorunlu olduğunu da, buna cesaret edenler hiç mi bilmezler, hiç mi duymazlar, hiç mi görmezler? Oysa hayat da, hiç hafife alınamayacak bir yolculuktur. Kaptanına güvenmediğin bir gemide yolculuk yapmakta nedir? Hayatın pahasına o gemiye bineceksin diye kafana silah mı dayadılar, tehdit mi ettiler? Hadi bindin diyelim, her şeyden bir dönüş vardır da, ölüm hariç.. İnsan bile bile, göz göre göre ölüme gider mi? Dedim ya, hayat değil garip olan, insanlar garip.. Aslında herkes günahında barındırır ateşini. Ne garip değil mi? Onca seçeneğin var, sen gide gide seni günaha-ölüme götürecek yolu se

Hayat size sizin istediğinizi vermiyorsa, ve sizde halinizden şikayet etmekten başka bir şey yapmıyor iseniz, kusura bakmayın ama, siz bunları hak ediyorsunuz.. Çünkü, Mümin SEKMAN'ın kitabında da dediği gibi, Çaresizseniz, Çare sizsiniz.. İnsanlar hep bir şeylerden şikayet eder dururlar. Fakat bu şikayet ettikleri sorunların çözümü için hiçte somut adım atmazlar. Bizim Türk Milletinde "aman benden olmasında, kimden olursa olsun." "Amaaan, mutlaka birileri şikayet eder, bana ne?" "Ya şimdi benim yaptığım yada benim söylediğim ortaya çıkarda, işimden olurum, şundan bundan olurum." diye düşünürler hep. Oysa yoldaki bir taşı-çiviyi yada dikeni almak yada aldırmak, o engeli kaldırtmak sana ne kaybettirebilir ki? Biz susuzluktan şikayet eder, ama kalkıp çeşmede su var mı yok mu diye bakmaya üşenen bir milletiz. Kaldı ki daha ciddi konularda, problemlerle yaşamaya kendimizi alıştırıyoruz. O yüzden de o problemlerin çözümü bize matema

Dün devlet kurumu olan nüfus dairesinde idim. Şık giyimli bir bayan, kolunda en moda çantası ve yine modernliğini tamamlayan en lüks telefonlardan biri ile bulunduğumuz nüfus dairesinin kapısından girdi ama.. Sıra numarası alacak, karşıdaki eşi yada arkadaşı her kim ise, ona soruyor; "-Bizim orası Pamukkale'ye mi bağlı?" Oturduğum yerden düşünmeden edemedim. Hangi çağda yaşıyoruz? Ve ne hallerdeyiz?

İnsanoğlu küçükse büyümeyi, büyüdüyse adam yada birey olmayı, evlenip barklanmayı ve de çoluk çocuğa karışmayı ister. Mutlu birlikteliklerin göstergesidir aslında güler yüzlü çocuklar.. Allah c.c. kimine kız evlat verir, kimine oğlan evlat, kimisine de hem kız hem oğlan evlat verir. Kimisine de bu dünyada evlat nasip etmez. Fakat hepsi aslında bir imtihandır.. Mevla hakkımızda herşeyin hayırlısını kılsın. Bir cuma gecesi saatleri iple çekme heyecanını veren allahıma binlerce kez sonsuz şükürler olsun.

İnsan 7'sinde ne ise 70'inde de o dur aslında. İnsan, bukalemun değildir, ama bir şeyler olacak olduktan sonra sen ne kadar istesen de istemesen de o gerçekleşir. Engel olamazsın. Hayatta insanların daha iyi olacağını düşündükleri şeyler onlar için bir imtihandır. Bazen insan hayatında keşkeler vardır. O Keşkeler aslında bir dönüm noktasıdır. Ama bilmemiz gereken, bazı kararlar biraz bizim irademizde olsa da her şey imtihandır. Herkes kendi kaderini yaşar. Bazen büyüklerimiz der ki, "bizim oğlan bu gelini almasa idi bu başına gelmezdi. Bak işte şu kızı istedik o kızın gönlü var dı da, bizim oğlan gitti gitti bu kızı aldı" diye söylenir dururlar. Ama anlamaları gereken, aslında büyük hocalarımızın dediği gibi " Takdirde yazılan, tekbirle bozulmaz " dır. Herkes iyi yada kötü, vakti zamanı gelince kaderini yaşayacaktır. Kaderi onu kimin eline teslim etti ise, onunla gerek hüznü-ızdırabı, gerekse de mutluluğu-sevinci yaşayacaklardır.

Vicdan, Atamadığın tek şey. Yasak olduğu halde çiğnediğin kural. İçilmez yazdığı halde, içtiğin sigara. Trafikte istemeyerek ezdiğin kedi. Vicdan, Ya geri vermezse diyerek ihtiyaç sahibine vermediğin para. Anlamsız aklına takılan sorular. Çöp kovası olduğu halde yere attığın çöp. Bayat diye çöpe attığın ekmek. Vicdan, ...

Dün bir aile dostumuzu hastanede ziyarete gittik. Ailenin 2 Çocuğunun en büyüğü olan 19 yaşındaki Furkan bir arkadaşıyla motosiklet ile eve dönerlerken seyir halindeki  araç onları farketmeyerek kavşakta önlerine kırınca 2 genç ağır şekilde yaralanmışlar. Her ikisinin durumu da ciddiyetini korumakta. Acılı anne baba 2 gündür perişan bir şekilde çocukları için doktorunun vereceği haberi beklemekteler. Acılı baba, "hayat acımasız" dedi. Düşündüm, gerçekten de hayat acımasız. Ama aslında hayatı zorlaştıran da biz insanlarız. Zira kuralları hiçe sayan bizleriz. Kuralları hiçe sayıp, yine karşımızdakinden kurallara uymasını bekleyen yine bizleriz. Yine hastanede beklerken Tavas'lı bir abimizle dertleştik,  onunda kardeşi 1 haftadır yoğun bakımdaymış. Tavas (virajında)makasında Kale koop dolmuşu kardeşini görmemiş yada görmezlikten gelerek, virajda sıkıştırıp, yoldan çıkmasına ve kazaya sebebiyet vermiş. Dolmuş şoförü kaza yaptığını Kale'ye vardıktan s

Siz her zaman hesabınızdan emin olabilirsiniz. Hatta öyle ki, matematik profesörü, mühendis, muhasebeci yahutta koskoca holdinglerin denetçisi olabilirsiniz. Hayat her zaman sizin istediğiniz gibi gitmez. Çünkü siz, sadece cüz'i iradeniz kadar hükmedebilirsiniz. Ama yine de unutulmaması gereken, sizin bu iradeniz de sizi yoktan var eden Allac c.c. nün dilemesi iledir. O yüzden büyüklenmek, gururlanmak, senden aşağıdakileri hakir görmek, seni yüceltmez. Ziyadesiyle aşağılaştırır.

Soruyorum size, "haksızlık karşısında sessiz kalan, susan, dilsiz şeytan mıdır?" Kişisel minimum çıkarlarımız için, başkalarının üzerimize uyguladıkları bunca baskıya, dayatmaya ve de haksızlığa karşı sessiz kalmak ya da ses çıkarana da destek olmamak bence daha adi bir şey olsa gerek.. İnsan ne için yaşar? -Onuru için. -Şerefi için. -Haysiyeti için. Ve de, -Ailesine daha iyi bir gelecek sunabilmek için. Kaldı ki, sizin geleceğiniz ve onurunuz bir grup kişilerce tırpanlanıyor ve de gasp ediliyorsa, sizin de bunlara sessiz kalıp boyun eğmeniz çok vahim bir durumdur.

Hayatı anlamaya çalışmak, hiç bitmeyen bir enerji ve sabır gerektirir. Yaşadığımız hüzün ve sevinçlerin her biri bizler için imtihandır. İmtihanın temelinde de "şükür" vardır. 

Kadınlar kocalarını neden aldatır hiç düşündünüz mü?Hep erkekler aldatır diye düşünülürken artık kadınlarda da aldatma yaygınlaştı. Bir İngiliz evlilik bürosu tarafından yapılan araştırmaya göre, kadınların yüzde 5'i, erkeklerin yüzde 3'ü altattığını itiraf etti. İşte kadınların ilşkilerinde sadakatsiz davranmalarının 10 nedeni... Erkeklerden intikam almak için Erkeklere göre onlar ne yaparlarsa yapsınlar kadınlar onlara sadık olmak zorundadır. ilişki uzmanı Seth Meyers'a göre kadınlar her zaman affetmek ve üzerine sünger çekmek zorundadırlar. Oysa kadınlar aldatıldıklarında çok incinirler ve kırılırlar. Eşi tarafından aldatıldığını anlayan kadın, intikam uğruna aldatabiliyor. Bunun altında yatan nedenler, kendini yenilemek, kaybolan özgüvenini geri kazanmak, hala arzu edildiğini, beğenildiğini hissetmek oluyor. Genelde bu aldatmalar gizli, belli etmeden oluyor. Böylece kadınlar tatmin oluyor. Yeni heyecanlar aramak Evlilikleri, ilişkileri monotonlaşmış kadınla

Erkeklerin eşlerini  aldatması  ve  ihanet  etmesi pek çok evliliğin başına gelmiş ve kadınların en çok korktukları olaylar arasında yer alıyor. Her ne kadar bu durum eşinizin kendi karakter yapısıyla ilgili olsa da bazı zamanlarda ihaneti tetikleyen koşulların bir araya gelmesi bu sonucu doğuruyor. Evli erkeklerin eşlerini aldattıkları  durumların en başında mutsuz bir evlilik geliyor. Hareketsiz, durağan, yeniliklere açık olmayan ve heyecanını kaybetmiş bir evlilik ilişkisi erkeklerin gözünü daha adrenalin yüklü ilişkilere çevirmesine neden oluyor. Eğer evliliğinizin bu noktaya gelmesinde sizin de payınızın olduğunu düşünüyorsanız buna uygun tedbirler almanız evliliğinizi kurtarmanın birinci adımı olacaktır. Bazı erkekler ise içlerinden gelen dürtülerin doğrultusunda hareket etmeyi severler ve çoğunlukla da akılsızca gerçekleştirdikleri bu eylemin ardından pişman olurlar. Özellikle sizi sevdiği halde aldatmaya yatkın olduğunu hissettiğiniz eşinizin bu yatkınlığını dizginleme

İnsanoğlu, öyle acılarla ve imtihanlarla karşılaşır ki; her birinden ders çıkarıp bir sonrakine daha dirençli ve bilinçli yaklaşır. Kendimizden ele alacak olursak, bebekliğimizi hatırlamayız. Ancak, kendimizi ilk bildiğimiz ânımız çocukluğumuzdur. O yüzdendir ki, herkesin çocukluğu aklına gelince, bir ah çeker ve o günleri özlemle yâdeder. Ama aslında bilmediğimiz şey şudur: "İnsan ne 15'inde, ne 20'sinde ne de 35'inde  büyür. İnsan; çocuklarıyla ve acılarıyla büyür."

Bu hayat öyle sürpriz ve detaylarla dolu ki.. Bazen bir taşa, bazen bir kuşa, bazen bir oduna, bazen de karanlığa haykırmak istersin. Bazen deşarj olursun, bazen de şarj.. İnsan, her şeyden bir mutluluk çıkarmayı bilebilmeli..